Erbil Atabeyi. Adı El-Mâlik el-Muazzam Muzaffer ed-Din Ebû Nasr’dır. Beg Teginliler sülâlesinin Türkmen boyundan Zeyneddîn Ali’nin oğludur. 1154 yılında doğdu.
Babası Zeyneddîn Ali Küçük Beg Tegin, Musul Atabeylerinden İmâdeddîn Zengî’nin kumandanlarındandı. İmâdeddîn Zengî tarafından Musul vâlisi tâyin edildi. İmâdeddîn Zengî’nin ölümünden sonra, Zeyneddîn Ali, sınırlarını Şehrizor, Hakkâri, Tekrit, İmâdiye, Sincar Sahrâsı ile Harran Kalesini içine alacak şekilde genişletti. Zeyneddîn Ali, son zamanlarında yaşlılığı ve hastalığı sebebiyle iktâlarını Musul Atabeyi Kutbeddîn Mevdûd’a bırakarak Erbil’e çekildi. Kök Böri o zaman on dört yaşında idi. O yıl babası ölen Kök Böri, Erbil atabeyi oldu. Fakat Erbil’i idâre ile vazifeli Mücâhidüddîn Kaymaz ile arası açıldı. Kaymaz, Kök Böri’nin idârecilik için yetersiz olduğunu, halîfeye bildirdi. Halîfenin muvâfakatını alarak, Kök Böri’yi tevkif etti. Bir müddet sonra hapisten çıkarılan Kök Böri, giderek Erbil hâkimiyetini yeniden temin için teşebbüslerde bulundu ise de, başarılı olamadı.
Bağdad’dan Musul’a gelen Kök Böri, Musul Atabeyi İkinci Seyfeddîn Gâzi’nin hizmetine girdi. Seyfeddîn Gâzi de, Kök Böri’ye Harran şehrinin idâresini verdi.
Bu sıralarda Hama, Humus ve Baalbek’i alıp, Sincar Sahrâsına kadar gelen Selâhaddîn Eyyûbî, Seyfeddîn Gâzi’yi mağlup etti. İkinci karşılaşmalarında Seyfeddîn Gâzi, Selâhaddîn Eyyûbî’ye yine yenildi. Kök Böri bu ikinci karşılaşmada çok kahramanlık gösterdi. Eyyûbî ordusunun sol kanadını bozguna uğrattı fakat hezîmeti önleyemedi. Öteden beri kendisine hasım olan Kaymaz’ın Musul idâresinin başına gelmesini istemeyen Kök Böri, Selâhaddîn Eyyûbî’ye haber göndererek, kendisine tâbi olacağını ve Harran’a gelmesini, kendisine yardım edeceğini bildirdi. Bunun üzerine Urfa’yı zapteden Selâhaddîn Eyyûbî, Urfa’yı Harran’a bağlayarak idâresini Kök Böri’ye verdi.
Selâhaddîn Eyyûbî’nin hemşiresi Râbia Hâtun ile evlenen Kök Böri, birkaç sene Selâhaddîn Eyyûbî’nin yanında kaldı. Haçlılara karşı olan mücâdelesinde çok kahramanlık gösterdi. Asıl şöhretine bu savaşlarda kavuştu. Saffâriye’de Haçlıları bozguna uğrattı. Kudüs kapılarının açılmasını ve Frenk Krallığının ortadan kaldırılmasını sağlayan Hattin Savaşı’nda Kök Böri’nin mühim rolü oldu. Bu zaferlerden sonra tekrar Erbil’e döndü. Kırk dört yıl Erbil Atabeyi sıfatı ile bölgeye hâkim oldu.
Cengiz’in Moğol sürülerinin yağma ve çapulculuklarından, idâresi altındaki yerleri kahramanca korudu. Ömrü mücâdele ile geçen Kök Böri, dînine bağlı olan, âlimleri ve fakîhleri, himâye eden yardım müesseseleri kurmakta da devrinin seçkin devlet adamlarından idi. Câmi, medrese, han, misâfirhâne, hastâne; dul ve yaşlı kadınlar, süt emen yetim çocuklar için bakım evleri ve çocuk yuvaları yaptırdı. Çocuklara süt anneleri tuttu. Körler için dört tâne alilhâne, kurdurdu ve bütün bunların masraflarını karşılamak üzere zengin vakıflar tesis etti. Fakirlere, ihtiyar ve muhtaçlara her gün ekmek, mevsimlere göre de elbise ve diğer ihtiyaçlarını dağıtırdı. Erbil misafirhânelerinde yedirilip yatırılan herkese giderken de yol paraları verilirdi.
Her yıl hac seferleri tertip ederdi. Hacıların yoldaki emniyetini sağlamak için yanlarına muhafız verirdi. Ayrıca memurlar tâyin edip, ellerine bol miktarda para vererek Mekke ve Medîne’deki fakir ve muhtaçlara dağıttırırdı. Mekke’de çok hayrâtı vardı. Arafat’a ilk olarak su getirtti. En büyük zevki, sofilerin, âlimlerin sohbetinde bulunmak, onların münâzaralarını dinlemek idi. Bunun için çok zaman medrese ve hânegâhlarda sabahlardı. Erbil, zamânında ilim, irfan ve medeniyet merkezi olmuştu. Şehrin kalesini iyice tâmir ettirdi. Yeni binâlar yaptırdı.
Peygamberimizi (sallallahü aleyhi ve sellem) çok sevdiğinin işâreti olarak İslâm âleminde ilk, büyük, muhteşem mevlit törenleri düzenledi. Zamanla törenler bütün İslâm ülkelerine yayıldı. Mezarı Kûfe’de Hazreti Ali’nin kabri yanındadır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder